Menü 1
Davet sofralarına çok yakışacak, içimizi ısıtacak bir klasikle açılışı yapıyoruz; mercimek çorbası. El açması yufka açacak vaktiniz yoksa yarım saatte leziz, tam kıvamında hazırlayabileceğiniz nefis bir su böreği ile yemeğinize güzel bir başlangıç yapabilirsiniz. Kış aylarında tüketilen ve faydaları saymakla bitmeyen kereviz salatası da meze olarak yılbaşı masası menüsüne sağlık katacak. Bir tabakta koca bir öğün olan ve et, yoğurt, patates ve domatesli sos ile sofranıza Ege’den esintiler taşıyan çökertme kebabı da yeni yıl sofranızı lezzetlendirecek. Revani veya kaymaklı ekmek kadayıfına benzeyen Kıbrıs tatlısı, Hindistancevizi ve kremalı sunumuyla yeni yıl mutluluğunuzu katlayacak.
Menü 2
Türk mutfağında çorbanın yeri tartışılmazken, ezogelinin de sofralardaki yerini tartışmaya gerek yok diye düşünüyor ve soframızı bu çorba ile açıyoruz. Her saate bambaşka lezzetler katan patatesli börek de yılbaşı sofranız için güzel bir başlangıç seçeneği olabilir. Siz tabi kıymalı, tavuklu, mantarlı, pırasalı iç harçlarıyla başka boyutlar da katabilirsiniz böreğinize. Ara sıcak olarak girdiği sofraların lezzetsiz olma ihtimalini ortadan kaldıran kısırı tercih ediyoruz. Yılbaşı sofranızın şahı Osmanlı Saray Mutfağından bugünlere gelen tas kebabı. Yılbaşı sofranızın finalinde ise brownie’yi andıran, bol çikolata soslu, ağızda eriyen ıslak kek ile damaklarınız çatlayacak.
Menü 3
Anadolu’dan kopup gelen, yaz kış dinlemeden içtiğimiz biricik yayla çorbası, bu kez yılbaşı gecemizin açılışını yapıyor. Arkasından ise el açması tadında çıtır kıvamı ve mis kokusuyla herkesin gözdesi olan ıspanaklı börek ve sofraların leziz yancısı Rus salatası ile devam ediyoruz. Hikayesi derin, lezzetini küllenmiş bir aşkın hikayesinden alan hünkar beğendi de yılbaşı sofranızın sultanı olmaya aday! Çam fıstığı aromasının tereyağına geçmesiyle lezzetine lezzet katan, sofralarda değişmeyen yeriyle baş tacımız irmik helvası ise yılbaşı gecenizde damaklarınızı fethedecek.