İspanyolcada ‘kürdan’ ya da ‘çubuk’ anlamına gelen pincho kelimesinden adını alan bu ufak atıştırmalıklar İspanyol tapas geleneğinin ayrılmaz bir parçası demek doğru olur. Kapak anlamına gelen tapas, içeceğin üzerini kapatacak büyüklükteki ekmeklerin üzerine yerleştirilen çeşitli atıştırmalıklara deniyor. Pinchos’un farkıysa, diğer tapasların aksine üzerine çubuk batırılmış olmasından geliyor. Güney Amerika’da şişe geçirilen brochette’lere pinchos adının verilmesinden dolayı bazen terminolojik karışıklıklara sebep olsa da; bu iki türü birbirinden ayırmak aslında basit. Pichos’lar pişmiş ya da çiğ malzemelerin bir ekmek dilimi üzerinde bir arada tutulması için çubuk yardımıyla birleştirilmesi ile oluşturulurken, Güney Amerika’daki brochette’lerse yiyeceği uygun bir biçimde pişirmek üzere kürdana geçirilmesinden meydana geliyor.
İspanyol mutfağında tortilla de patata, sosis, deniz mahsulleri, peynir, sebze ve domates sosları gibi en sevilen tarifleriyle hazırlanan pinchoslar sadece atıştırmalık olarak değil, akşam yemeği niyetine de tüketiliyor. İspanya’da herhangi bir bara gittiğinizde pinchos’ların iki tipiyle karşılaşmanız muhtemel; kırmızıya boyanmış ya da tepesinde bir boncuk bulunan kürdanlı pinchos’lar et ve deniz mahsulleriyle hazırlanırken, sade renkli olanlarıysa vejetaryen olarak servis ediliyor. Pinchos’ların diğer önemli bir özelliğiyse daha önce bahsettiğimiz gibi ekmek üzerinde servis edilmeleri. Hangi tür malzemeler kullanılacağından bağımsız olarak pinchos’lar en altta ekmek, üzerine sürülebilen bir sos (peynir, domates sos, vb.), üzerine et ya da sebze gibi diğer malzemeler ve son olarak en üstte tekrar sos olacak şekilde hazırlanıyor. Görünümde basit olmalarına rağmen oldukça kompleks tariflere sahip oldukları söyleniyor.