Sütlaç her ne kadar Türkiye’ye özgü bir tatlı gibi gelse de, çok farklı ülkelerin mutfaklarında yer alır. Mesela Lübnan’da "moghli" adıyla, anason ve kakuleli olarak yapılır. İran’da "sholezard" olarak safran ve gül suyuyla yapılır. Avrupa’da ise ilk kez İngiltere’de Tudor zamanı süt, krema, pirinç ve şeker ile yapılır; bazen vanilya, tarçın veya muskatla tatlandırılır. İskandinav mutfağında da sütlaç vardır. İsveç ve Finlandiya’da yılbaşında sütlaç yapılır ve içine bir tane bütün badem saklanır; bademi bulup yiyenin tüm yılının şans dolu geçeceğine inanılır. Kısaca, sütlaç beynelmilel bir tatlıdır ve farklı geleneklere aracı olur. 

Türkiye’de sütlaç denilince akla Karadeniz gelir, hatta bilenlerin aklına hemen Hamsiköy sütlacı gelir. Hamsiköy sütlacının özelliği, sütlacı bağlamak için kullanılan nişasta, un gibi malzemelerin kullanılmaması, yalnızca pirinç ile yapılmasıdır. Karadeniz’in bol yağış alan, yemyeşil bol çeşitlilikli bitki örtüsü sayesinde otlayan ineklerin sütü de tabi markettekilerden daha lezzetli oluyor. Kendine has pişirme tekniği ve Hamsiköy ineklerinin sütüyle yapılan sütlaç, Hamsiköy’e coğrafi işaret ile bağlanmıştır. Hamsiköy’de olmayanlar için de Fırında Sütlaç tarifimiz geliyor. Mutfağa geçelim ve sütlaç yapmaya başlayalım!