Elmalı payı bir Amerikan tatlısı olarak bilsek de, aslında İngilizler’in mutfağımıza soktuğu bir tatlıdır. Genelde çırpılmış krema veya dondurma ile servis ederler.
İlk Elmalı Pay reçetesi, şair Chaucer’ın zamanlarında, 1381 senesinde yazılmıştır. Bu reçetede yazan dolgu malzemeleri, elma, baharatlar, incir ve armuttur ve bu karışımı renklendirmek için de safran kullanılır.
Geleneksel elmalı payın öncelikle hem tabanında, hem de üstünde ızgara şeklinde konulmuş hamuru olur.
Tabandaki hamur paydan önce ve ayrı pişirilir, bu işleme ‘blind baking’ yani tam Türkçe çevirisi ile kör pişirme denilir. Bu ön pişirme yapılırken, tart veya fırın kabının tabanına yayılmış pay hamurunun üzerine çatal ile minik delikler açılır, bu delikler hamurun kabarmasını engeller. Daha sonra, fırına vermeden önce, hamurun üzerine bir yağlı kağıt ile ağırlıklar konulur, bu ağırlıklar da genelde pişmemiş bakliyatlar olur, nohut, fasulye ne koyarsanız fark etmez. Böylece kenarları pişer, altı ise az pişmiş olarak kalır ve dolgusu ile birlikte tekrar fırına girip, pişmeye hazır olur.
Elmalı pay, genelde kışı hatırlatan bir tatlıdır. Ancak mevsim yaz ve elmalı pay yemek istiyorum derseniz, çok lezzetli elmalar dört mevsim manav tezgahlarında var, hiç bir şey sizi durduramaz.
Çay saati yaklaşmaya başlıyor, mutfağa geçelim ve elmalı pay yapmaya başlayalım!
1 porsiyon Elmalı Pay 237 kaloridir.
Tatlılarda da baharat kullanmayı sevenlerdenseniz, elmalı payın içine tarçın ile birlikte, karanfil ve kakule koyabiliriz, hatta çok derinlerden gelmesi için yarım çay kaşığı kadar toz zencefil de eklemek hiç fena bir fikir olmaz. Pay ve tart hamurları ile ilgili bir püf nokta ise, hamuru açmaya başlamadan önce mutlaka buzdolabında en azından yarım saat dinlendirmenizdir. Bu işlem ile hamurda glüten oluşumu için vakit vermiş oluruz ve daha iyi dokuda bir hamurumuz olur.
Soğuk çırpılmış krema veya Carte d’Or Vanilyalı dondurma ile servis edebilirsiniz.